Şarkımızı söylemenin zamanı…


Çok ama çok uzun zaman oldu içimi dökmeyeli, kendime ait cümleler yazmayalı...
Günlük hayatın koşturmacasından, rutin iş hayatından, belki de içinde bulunduğumuz kasvetli günlerin yarattığı üşümekten, bilemiyorum. Bildiğim tek şey var; o da  artık bu lüksümden  kurtulmam gerektiği.  Evet, ‘lüks’ diyorum; çünkü  şikayet etmenin, kendime çekilmenin, salt düşünmenin  ya da susmanın zamanı değil bu zaman. Aksine çok konuşmanın, yüksek sesle konuşmanın, haykırmanın zamanı.  Öyle tek başına da değil, hep bir ağızdan, bağırarak... “Fakat artık ümit yetmiyor bana, ben artık şarkı dinlemek değil, şarkı söylemek istiyorum” diyen büyük usta Nazım’ı da anarak.

Dünyanın, insanlığın  Covid-19 salgınıyla mücadele ettiği şu zor günler, bana olduğu gibi size de başka bir mücadelenin gerekliliğini bir kez daha hatırlatmadı mı? Asıl hastalığın çarkın kendisinde olduğunu bir kez daha görmedik mi? Çark döndükçe içindekilerini de beraberinde sürükleyecek, ufaltacak, öğütecek , yavaş yavaş öldürecek. Tüm bunları biliyorum, biliyoruz ama yine de kabuğumuzdayız.  Kabuğu kendi ellerimizle kırıp  içinden kurtulmasak eğer, dişli çark  bizi o kabukla  birlikte parçalayıp atacak...

***

Aralık ayının ilk hafta sonu bugün. Evdeyim. Türkiye evde. Mevcut koşullarda, salgından kendimizi korumanın  en güvenilir önlemlerinden biridir evde kalmak. Sadece hafta sonları da değil, tehlikeyi atlatana kadar  izolasyonda olmalıydık.  Ama bunu da istemedi sistemin çarkını döndürenler. Çünkü biliyorlar ki biz evlerimizde kalırsak bu çark duracak. Her birimizin ölümüyle sonuçlansa da o çark  dönmeli onlar için.

Onlar bizim gücümüzün farkındayken neden biz kendi gücümüzü küçümsüyoruz?  Çocuğuyla, yaşlısıyla, hastasıyla  fabrikalarda, tarlalarda, inşaatlarda, sokaklarda çalışacak  kadar güçlü olan, emeğiyle yaşamı var eden bizler kendimizi neden göremiyoruz?  Neden  ekmek  kavgamızı  umutla taçlandırmıyoruz ve bu umudu  güneşli yarınlarla buluşturmuyoruz? Neden?!!
Sonu gelmeyen  sorularımın, sorularımızın yanıtı bizde, kapitalizmin ölümcül olduğunu bilen hepimizde.

Covid-19 salgınıyla  mücadele ederken, bize  yeni bir hapishane hazırlayan  bu çarkın ninnilerini  dinlemeyi artık bırakmanın zamanı. Kendi şarkımızı yazıp söylemenin tam da zamanı.

 
 
 
 
 

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

'Evli misiniz, yoksa boşandınız mı?'

Tutuklu kadınlar neden regl olamıyor?

Gezi Direnişi, gazeteciler ve penguenler